Yorucu iki günün gecesinde deliksiz uyumak, hak edilmiş bir hafta sonu tatiline dinlenmiş bir bedenle öğleye doğru gözlerini açmak, şöyle esaslı geniş zamanlı telaşsız bir kahvaltı yapmak, kahvaltı sonrası televizyon karşısına kurulup demlikteki çayı tadını çıkara çıkara tüketmek, hiç alışık olmamana rağmen bu keyfi bir sigarayla bütünlemek istemek, yağmura aldırmaksızın dışarı çıkmak, arabanın buğulu camından süzülen yağmur damlaları eşliğinde şarkı dinlemek, şarkıların çağrışımında silinmez anıların izini sürmek, sahilde park edip sigaranın, yağmurun ve şarkıların refakatinde hırçın denize baygın nazarlar aşketmek…
Bu nedir?
Bu “şiir”dir.
Hüseyin Cem ÇÖL
1 Şubat 2014 – H 309
2 yorum:
"Uzaklık, zaman, başka başka dertler ne türden engeller olursa olsun bir arkadaşlığın köklerinin derin olmasını ömür boyu sürecek güçlü bağın kopmamasını çok önemsiyorm." (EP)
Edremitte saat 06.30
Ortalık günlerdir çok sessiz, durgun. Alışık değiliz bu kadar sessizliğe. Kalemler susunca olmuyor... İyiydi öyle, okuyor çoğalıyorduk.
İnsanın hayatında kendine yakın hissettiği, kendinden zannettiği sayılı hatta tek arkadaşı vardır. Hayata bir kere geliyoruz ve geç de olsa karşımıza çıkan duygularımızı en derinlerde buluyoruz. Her şey daha anlamlı oluyor. Yokluğun da varlığın da kıymetini biliyoruz. O yüzden köklü arkadaşlıkların yerinin dolmayacağı hatta bu güçlü bağın pekişmesi için de kendimizce çabalamak, hiçbir zaman vazgeçmemek -ne olrsa olsun.
Eğer yaptığımız şeye inanıyorsak işte o zaman bulutların dağılıp güneşin açması gibi hayatta parlar bize.
Merhaba...
Şu an Trabzon'da saat 05.44. Sanırım Edremitte de 05.44 olmalı. Yine uykusuz bir gecenin sabahındayım. Benim gibi uykusuz birini bulsam, sabaha kadar laflardım...
......
Yorum Gönder