27 Kasım 2012 Salı

Bir Sınav Sorusu Daha


"Rızasız bahçanın gülü derilmez". 
(Neşet Ertaş)

Olay sorusu sevmiyorsunuz ama maalesef yine olay sorusu sormak zorundayım. Buyrun:

Ord.Prof.Dr. Haki Hakkı HAKSEVER, bilgisayarını sınıfta öğrencilere emanet ederek dışarı çıkmış, bu fırsatı ganimet bilen öğrenci Haktan HAKKAYÜRÜR hocanın bilgisayarından anladınız işte. Olaya ilişkin hangisi söylenemez?
a)      Hoca, öğrenciye güvenmekle hata etmiştir.
b)      Hoca, öğrenciye güvenmekle hata etmiştir.
c)      Hoca, öğrenciye güvenmekle hata etmiştir.
d)     Hoca, öğrenciye güvenmekle hata etmiştir.
e)      Hoca, öğrenciye güvenmekle hata etmiştir.

İzin tecavüzünde bulunan ya da firar eden erlerin üç akıbeti vardır: Ya kendi istekleriyle gelip birliğine teslim olurlar, ya emniyet güçlerince yakalanırlar ya da sırra kadem basarlar. Askeri savcıyken; sırra kadem basanları hiç görmedim ama yakalanıp da getirilenlerin ya da kendiliğinden teslim olanların çokça ifadesini aldım. VE İNSANI ORADA TANIDIM. Bir erin, askeri suçtan ceza almamak için, her türlü yalanı söyleyebildiğini orada gördüm. Ben şöyle düşünüyordum, insana insanca davranırsan, MUTLAK OLARAK o da sana insanca davranır. Hiçbir askerin ifadesini ayakta almadım. Hiçbir askere rütbemden dolayı kibirle yaklaşmadım. Hatta olabildiği kadar anlayışlı olmaya, empati kurmaya çalıştım. Fakat, tüm iyiniyetime rağmen, ifadesini aldıklarımın yüzüme karşı çok rahat yalan söylediklerini de müşahade ettim. Örnekleri çok. “Babamın öldüğünü öğrendim, o yüzden birliğimden kaçtım” diyen de oldu, “askerde tecavüze uğradım, o yüzden firar ettim” diyen de.

İnanıyorum ki, insanın içinde hem iyi hem kötü var. Hiç kimse mutlak anlamda ne iyi, ne de kötü. İnanıyorum ki, aslında hayat, içimizdeki iyinin içimizdeki kötüyle mücadelesi. Bu dünyanın imtihan olma esprisi de burada yatıyor. İçimizdeki iyi galip gelirse, “insan” olmaya bir adım daha yaklaşacağız; içimizdeki kötü galip gelirse “insanlıktan” adım adım uzaklaşacağız, muhtemelen geldiğimiz yere hayvanlığa geri döneceğiz. İyi’den kastım VİCDAN’DIR.

Bir öğrencinin yaptığı yanlışlık yüzünden, hayata bakışımı değiştirecek değilim. Konumum, unvanım, rütbem ne olursa olsun, muhatap olduğum insanların VİCDANINA hitap etmeye devam edeceğim. Her insanın hata yapma ihtimali vardır, hatta hata yapma hakkı var diyelim. Fakat hatasını itiraf etmek de bir erdemdir.

Haktan HAKKAYÜRÜR!

Sana, bu erdemi gösterebilme imkanı sunuyorum. Aziz Nesin’in “İnsan Olun Yavrularım” hikayesini okuman ve benim odamda bana üç-beş cümleyle özetlemen koşuluyla, seni affetmeye hazırım.

Hüseyin Cem ÇÖL
27 Kasım 2012 - H 309