10 Mayıs 2013 Cuma

Sayenizde




Herkesin hayatında unutamayacağı bir gün vardır; sanırım ben de yaşadıkça 17 Nisan 2013’ü hiç unutmayacağım. Aslında yaşadığım kayda değer anlara ilişkin duygularımı ve düşüncelerimi kanatlandırarak uzun uzun yazma becerim fena değildir. O günü yazmaya kalksam, pehlivan tefrikasından hallice bir yazı ortaya çıkacağı da kesin. Buna rağmen hiçbir vakit yazmayacağım o uzun yazıyı. Çünkü, 17 Nisan deyince yüzüme içten ve samimi bir “tebessüm” yerleşiyor. Bu “tebessüm” benim için çok anlamlı ve bu anlam beni manevi açıdan fevkalade tatmin ediyor. Ortalığı lafa boğarak, o masum tebessümün arka planda kalmasını istemiyorum. İlerleyen hayatımda olmadık bir günün olmadık bir zaman diliminde, hatırıma o günü getireceğim, yüzüme o günün ışığı düşecek, yine tebessüm edeceğim ve o tebessümün verdiği rahatlamayla “hayat, her ne yaşanırsa yaşansın gerçekten güzel” diyeceğim. Bu da “sayenizde” olacak.

Ben size teşekkür ederim.

Hüseyin Cem ÇÖL 
10 Mayıs 2013 - H 309