23 Ekim 2013 Çarşamba

Tuhaf Yaza Gecikmiş Bir Requiem


"Sen emeğin fotoğrafını çekebilir misin Abidin?" 

Lafı uzatmayacağım.

“İnsan, sevdiği işi yapıyorsa, çalışıyor sayılmaz” demiş adamın biri. Bu sözün doğruluğunun yaşayan kanıtı işte şu üstteki fotoğraf. Koskoca bir yaz mevsimini; farklı, doyurucu, içeriği zengin, okuması kolay ve meslek sınavlarında da işe yarayacak ders dokümanları hazırlamakla geçirdim. Benim açımdan çalışkanlıkla tembelliğin, mutlulukla mutsuzluğun, sıradanlıkla sıradışılığın içiçe geçtiği tuhaf bir yazdı gerçekten. Zıt duyguların içinde, gelgitlerle günlerimi geçirsem de, öyle ya da böyle, gayreti hiç elden düşürmedim ve ortaya işe yarar ürünler çıkarabildim. Şimdi geriye dönüp baktığımda çalıştım sayabilir miyim kendimi? Bütün bir yazı günde en az sekiz saat ekran başında geçirdiğime göre evet çalıştım denebilir. Avare avare kitap okuduğum anlarda kendimi niyeyse mutsuz, derslerle uğraştığımda ise kendimi mutlu hissettiğime göre, hayır ben çalışmadım, sadece sevdiğim işi yaptığım için hoşça vakit geçirdim.  

Tuhaf yaz bitti. Güz bereketiyle geldi. Haftada 12 defa er meydanına çıkmama rağmen, ben yine çalışıyor sayılmam. Çalışmadan para kazanmak, böyle bir şey olsa gerek.

Anladın sen onu.

Hüseyin Cem ÇÖL
23 Ekim 2013 – H 309

2 yorum:

Alperen dedi ki...

Allah Hüseyin Hoca'nın ilmini arttırsın, ondaki azmin yarısını olsun bize versin; bize de sevdiği işi yapma fırsatı tanısın. (Amin.)

Hukuk Derslerim dedi ki...

Benden de en içten bir amin.