7 Mart 2013 Perşembe

İnsaniye



“Analar insandır biz insanoğlu”
Neşet ERTAŞ

Neden bu ismi uygun gördüklerini soramadım, odama girip “İnsaniye” dergisini masama bıraktıklarında.

Elbette tahmin yürütmek zor değil.

“iye”, malum, kadın isimlerinde kullanılan yapım eki. Lütfü erkek, Lütfiye kadın isminde olduğu gibi. “İye”nin tek başına “sahiplik” anlamı da var. O halde “İnsaniye” kelimesini iki anlamda okumak mümkün.

Bir : İnsanın kadın hâli, insanın kadıncası, insanın “kadın” cinsi.

“İnsaniye” ismini uygun gördüklerinde acaba bu sebepten mi yola çıktılar? Eğer böyleyse bu bakış açısında hem kadını aşağılayan bir öz var aynı zamanda da kadını erkekten üstün tutan bir öz de var. Ama kesinlikle bir eşitlik yok. 

Kadını aşağılayan öz şu : Bu durumda “insan=erkek” sonucu çıkar. Yani insanın olumlu anlamıyla “adi” şekli : Erkek. Kadın ise erkeğin bir türevi gibi. Aslolan erkek ve kadın onun bir devamı. Kaburga kemiği meseline de uyuyor bu yorum.

Kadını üstün tutan bir öz de var: Bu durumda, kadın, erkeğin daha vasıflısı, daha özelliklisi, daha niteliklisi, kısacası daha üstünü. Erkek var insanın en saf, en düz hali; bir de kadın var insanın daha donatılmış, daha detaylı hali.  

İki : “İye”nin bir de sahiplik anlamı var. Bu anlamda, İnsaniye’yi “İnsan’a Sahip Çık”, “İnsanlığa Sahip Çık”, “Kadına Sahip Çık” diye okumak mümkün.


Dergiyi karıştırıyorum. 6. sayılarıymış. Muhtemelen ilk sayılarında “Neden İnsaniye?”  sorusunun cevabını vermişlerdir. Çünkü genelde böyledir. İlk sayıyı çıkaran çekirdek kadro, ismin etrafında yeni bir dünya kuracaklarını vehmederler ve bu yüzden isme çok büyük önem atfederler. İsimdir büyünün merkezi, isimdir onları ve bizi ve herkesi ve dünyayı kurtaracak olan.


Yarın Dünya Kadınlar Günü. Bende özel bir kadınlar günü duyarlılığı yok. Daha doğrusu özel günlere karşı özel bir duyarlılığım yok. Bununla birlikte, özel günlerde yoğunlaşan faaliyetleri, artan gayretleri anlamsız, yararsız da bulmam; mutlaka var olan sorunların çözümü noktasında az ya da çok katkıları oluyordur; şu küçük dergi bile kendi çapında bu duyarlılığa katkıda bulunuyordur, bundan eminim. Dünyada ama en çok da ülkemizde yaşanan kadın sorunlarının, bilhassa erkeğin kadına karşı uyguladığı şiddetin sebebini başkaları nerede bulur bilemem, ben kendi adıma bu sorunun sebebini Oscar Wilde'nin o muhteşem “Reading Zindanı Baladı”nda apaçık dile getirdiğini düşünüyorum:

Kulak verin sözlerime iyice,
Herkes öldürebilir sevdiğini
Kimi bir bakışıyla yapar bunu,
Kimi dalkavukça sözlerle,
Korkaklar öpücük ile öldürür,
Yürekliler kılıç darbeleriyle!

Kimi gençken öldürür sevdiğini
Kimileri yaşlı iken öldürür;
Şehvetli ellerle öldürür kimi
Kimi altından ellerle öldürür;
Merhametli kişi bıçak kullanır
Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur.

Kimi aşk kısadır, kimi uzundur,
Kimi satar kimi de satın alır;
Kimi gözyaşı döker öldürürken,
Kimi kılı kıpırdamadan öldürür;
Herkes öldürebilir sevdiğini
Ama herkes öldürdü diye ölmez.

Erkeğin kadına uyguladığı şiddetin sebebini iyice bir anlayalım da, çözümü de orada arayalım. Benim de katkım bu kadar olsun.

Hüseyin Cem ÇÖL
7 Mart 2013 – H 309 

1 yorum:

Adsız dedi ki...

hocam teşekkürler katkınız için şu oranda duyarlılığınız bile yeterli geldi..:)