Dr. Hamdi Kalyoncu ismine, ta doksanların başından bu yana
aşinayım. 91 genel seçimlerinde üç muhafazakâr parti (RP-MÇP-IDP) arasındaki seçim
ittifakını anlattığı “İttifakın Perde Arkası” kitabını okumuştum. Seçimden (20
Ekim 1991 miydi?) hemen önce kurulan ve seçimden hemen sonra dağılan “Kutsal
İttifak”… Kalyoncu, eğer hafızam beni yanıltmıyorsa, MÇP çizgisindeydi, hatta
MÇP’den ayrılan BBP fraksiyonundan. Kitabın son bölümü aklımda yer tutmuş: Halifelerin seçimle işbaşına gelmesini gerekçe göstererek, demokrasinin İslam’a ters
değil, aksine uygun bir yöntem olduğu iddiasını dile getiriyordu. Kitabın geri
kalanı ise malum ittifakın hangi zor koşullarında kurulduğunu anlatan ve
aslında Türkiye’de siyasetin mutfağına tutulmuş bir ışık huzmesiydi.
Dr.Hamdi Kalyoncu’nun “Psikiyatrik Açıdan Çokeşlilik
Savunması” kitabını 15.6.2009’da satın almışım. Ankara’da Kızılay’da, evet
Akçağ’dan. O zamandan bu yana ara ara okumuşum, şurdan belli kimi satırların
altını çizmişim. Dün, Stefan Zweig’in “Bir Kadının 24 Saati” isimli romanına/uzun
öyküsüne başlamışken ve tam da öykünün içine dalmışken, yeniden elime aldım
Kalyoncu’nun kitabını ve gece yatana dek bu kez baştan sona okudum. Bir
bahçedeki güllerin kokusunu içime çekmişken, yan bahçenin çağrısına bigane
kalamamaktır bu.
Bir “tez” kitabı bu. Tez çok açık: “Erkeğin birden çok
kadınla evlenebilmesini engelleyen yasal engeller kaldırılmalıdır.” Ve bu tezin
kabulü için ileri sürülen pek çok gerekçe. En sık tekrarladığı ise, erkeğin
fıtratının tekeşliliğe değil, çokeşliliğe uygun olması.
Türkiye çok hızla değişen bir ülke. Çok değil 3-5 sene önce
kızların üniversitede başörtüsüyle okuması tabu iken, şimdi çok rahatlıkla
kamuda başörtüsüyle çalışabilme hakkı konuşulabiliyor. Bu sürecin devamında “çokeşlilik”
de tabusuz konuşulabilecek hatta “yasa tasarısı konusu” olabilecek aşamaya
gelebilecek mi? İmkansız değil. Eğer o sürece tanık olabilirsem, laik kadınların
ve muhafazakâr kadınların aynı çizgide saf tuttuğunu görmek, kendi açımdan hayli
eğlenceli olacak.
Ellerinde çokeşlilik aleyhinde dövizlerle.
Hüseyin Cem ÇÖL
3 Mart 2013 – Pelitli
1 yorum:
Hüseyin Cem bey! Teşekkkürler.. Önemli değil, ama ben MÇP geleneğinde hiç olmadım. Mücadele Birliği idi bizim derneğimiz.
Bu arada güzel yazmışsınız, hatıralarımız tazelendi..
Bu yorumu "Çokeşlilik Savunması" yazınızın altına eklemek istedim ama olmadı.
Bu arada internet sitemi ziyaret ederseniz sevinirim
www.hamdikalyoncu.com
Dr.Hamdi Kalyoncu
Yorum Gönder